Şu anda en büyük ihtiyacımız toplumlararası güvendir...

Şu anda en büyük ihtiyacımız toplumlararası güvendir...

Adada bitmek bilmeyen müzakere süreçlerinde, toplumların birbirlerine düşürüldüğü ya da ondan sonra iletişimlerinin koparıldığı yıllarda hep bir şeye ihtiyaç duyduk, güvene! Hep onun eksikliği, bugüne kadar adanın ve bu adada yaşayanların belki de çözüme ve barışa erişmesine engel olmuştur.
Liderlerle beraber, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, meslek odaları ve iş insanları, yani adada çözüm ve barış isteyen herkes bu güveni artırmak için bugüne kadar ne yaptı? Birbirlerini günah keçisi göstermemek için bugüne kadar ne kadar dikkatli olundu? Herkes bu konuda kendine neleri yaptıkları ve yapamadıkları konusunda sorular sorabilir.
Bugün geldiğimiz noktada önümüzdeki yılın ilk haftalarında başlayacak Cenevre zirvesi öncesi ve sonrasında, iki toplumun tüm kesimleri arasında daha sıkı bağlara ve güveni duygusunun daha da fazla geliştirilmesine ihtiyaç vardır. Çünkü çok kritik bir eşikteyiz. Gerek liderler, gerekse yardımcıları olsun ya da bu süreci takip eden medya ve bundan etkilenen sivil toplum ve bireyler olsun herkesin birbirine güven duymasına çok fazla ihtiyacımız vardır. Çünkü çözüm ve barış sürecinin bir ileriki aşamaya geçmesinin çıkarlarına dokunacağı bir çok kesim iki toplumun arasını açmak için tetikte beklemektedir.

Bugünlerde güveni oluşturma konusunda daha fazla ve daha hızlı yol almalıyız.
Başarmak için önce inanmak lazım. Liderler başlarda güven yaratacak olgular için doğru hamleler yaptılar. Kendi aralarındaki ilişkileri de geliştirmeye çalıştılar. Hatta bazı olumlu mesajlar da verdiler. Bunları yadsıyamayız. Fakat bugün geriye dönük baktığımızda kendi adlarına bunu başarabildiklerini, duvarları aşabildiklerini söylemem abartılı olur. Son periyotta birbirleri arasında şu anda aşılsa da aralarında bir güven bunalımı doğmuştur.

İki toplum arasında güvenin tesis edilmesinde canla başla çalışan insanlarımız ve kurumlarımız olmuştur. Bunların gerek akademik alanda gerekse kamusal ve sivil alanda yaptıkları çalışmalar, etkinlikler, medyada iki dilde yapılan yayınlar, yayınlanan kitaplar, daha birçok etkinlikler 2003’ten bugüne kadar olan gelişmelerdir. Ama tüm bunların daha fazlasına önümüzdeki günlerde ihtiyacımız vardır. Bugüne kadar bu tür çalışmaları yapanlar, etkinlikleri gerçekleştirenler kendi toplumlarında şöven unsurlar ve çözüm karşıtları tarafından hep ötekileştirilmeye çalışılmış veya Rumcu/Türkçü gibi sıfatlarla saldırılara uğramış ve hareketsiz bırakılmaya çalışılmıştır. Bu dönemde de bunları bilerek ama bunların aksine daha da fazla motive olarak çalışmaya ihtiyacımız vardır. Aramızdaki duvarları oluşturan düşünceler ve ona neden olan korkular henüz adamızda egemendir. İki tarafın da bu güven bunalımını aşmada kendi korkularını ve düşünce kalıplarını kıramadıkları önemli gerçekliktir. (Bu engeller ve nedenleri bir başka yazının konusu olacak kadar geniştir)

En ufak bir sarsıntıda ilişkilerin sarsılmayacağı güveni iki toplum arasında yaratabilmemiz elzemdir. Bunu başarabilirsek her türlü ilişkide yaşanan krizler ya daha az yaşanacak daha yaşanırsa da daha kolay aşılacaktır. Güveni oluşturmak ve devamını sağlamak bugünün Kıbrısında devrimci bir eylemdir. Tüm alanlarda yani politik, sivil ve kamusal alanlarda bu eylemi devam ettirmemiz bu adada çözümü sağlamanın ve barış içinde yaşamanın ön koşuludur. Önümüzdeki sürecin bizi bir referanduma taşıma ihtimali yüksektir. Tam da bu noktada herkese her alanda görevler düşmektedir. İki toplumun liderliklerine ve lider kadrolarına, siyasilerine, sivil topluma, sosyal medyada mesaj veren her bir bireyine kadar herkes bu adanın aydınlığa kavuşabilmesi için birer ışık olmak zorundadırlar.

What we need now is trust



Through the endless negotiations and years during which the communities were set against and cut off from each other, the only thing that could have helped us was: Trust!
And it is exactly this lack of trust that has prevented the people of this island from reaching solution and peace. What have the leaders, political parties, non-governmental organizations, professional chambers and businesspeople – in other words, those who desire solution and peace on this island - done to improve trust between the communities? How careful have they been not to blame each other? Each and every one of us must question ourselves on what we have or have not done about this.

The Geneva summit will be taking place at the beginning of the new year. Therefore now, more then ever, we need tighter bonds and an improved feeling of trust between all fractions of the society in both communities. We are at a critical threshold. We need the leaders, their teams, the media, the NGOs and the people to trust each other, because certain circles, whose interests will be hurt with solution and peace, are waiting on full alert to ruin everything for the two communities. We have to move faster now and do much more to establish trust between the sides.

To succeed in this, we first have to believe. The leaders made the right moves at the beginning to build confidence. While working on improving relations between each other, they gave positive messages out to the people. We cannot deny these. However, looking back today, it would be an exaggeration to say that they have been successful in overcoming the walls between the communities. Recently, they themselves had a brief moment of a confidence crisis even though now they look like they have overcome it. There are some individuals and institutions that have been working with all they have to establish trust between the two communities. We have seen an increase in academic studies, public and civil efforts, activities, bicommunal media projects, bilingual books and many other things aimed at building trust since 2003. But we need much more than these in the coming days. Until this day, those, who have been engaged in such efforts and activities, have been marginalized by the chauvinistic and anti-solution circles in their own communities; they have been called pro-Greek/pro-Turkish. They have been tried to be silenced. We have to be aware of such attacks and be even more motivated in this period. The mind fames that erect walls between us, and the fear that creates these mind frames are still dominant in our island. And it is true that neither of the sides has been able to go beyond their own fears and mind frames and overcome the crisis of confidence.

It is vital that we create the trust between the two communities that will not be shaken in the smallest breeze. If we are able to do this, the crises that erupt in every relationship will be less or will be easier to overcome.
Establishing trust and maintaining it is a revolutionary act in today’s Cyprus. Maintaining this in all spaces – political, civil and public – is a precondition for solution and peace on this island. It is highly possible that the process will lead us to a referendum this time. And this means that everyone has a duty now. Everyone, from the leaderships to their teams, from the politicians to the NGOs, to every single individual on social media, has to light the way so that this island can sail to a bright future…



DİĞER HABERLER

Great Success of Enorasis’ 12th Friendship Weekend 

Great Success of Enorasis’ 12th Friendship Weekend 

Enorasis Kulübü’nün 12. Dostluk Hafta Sonu etkinliği 19–20  Kasım. 2016 tarihleri arasında Platres’deki FOREST PARK Otel’de büyük bir başarıyla gerçekleşti. Etkinlik, Orman Dairesi’ne bağlı Troodos’taki Botanik Park rehberli gezisiyle başladı ve hote...

Empati Yapabilmek

Empati Yapabilmek

Bu soğuk günlerin ardından önümüzdeki hafta Kıbrıs’ın geleceği için kritik görüşmeler ve konferans gerçekleşecek. Poltik olarak ise belki de en sıcak günlerinin öncesinde birçoğumuz kararsız ve gergin bir bekleyiş içindeyiz.

Bu bekleyişin...

RIK Kanalında Kıbrıs’ta Futbol Tartışıldı…

RIK Kanalında Kıbrıs’ta Futbol Tartışıldı…

RIK Kanalında Kıbrıs’ta Futbol Tartışıldı...
Cuma günkü RIK 1 kanalında Kıbrıs’ta futbol tartışıldı. Okan Dağlı’nın yazdığı “İki Toplumlu Futbolcular” kitabının geçen hafta Yunanca’ya çevrilmesi nedeniyle yapılan programa efsanevi futbolculcul...

TÜM HABERLER İÇİN TIKLAYINIZ >>