Sokak Sokak Mağusa

Sokak Sokak Mağusa

Binlerce yıllık tarihi ile Mağusa, belki de size o günlere geri götürecek yapısı ve eserleri ile Ortaçağ’dan günümüze ulaşan ender örneklerden biridir. Mağusa’da iki bin üç yüz yıl önce ilk kez yerleşim başladığından bugüne kadar her zaman dilimine, döneme ve her çağa uygun yapıları hala daha dimdik ayakta durmaktadır. Bunların arasında dolaşmak, size mutlaka başka başka duygular yaşatacak ve zaman tünelinde geriye doğru yolculuk yaptıracaktır.
Milattan yüzlerce yıl önce ( M.Ö. 285), Kral Philadelphus, kız kardeşlerinin ve aynı zamanda eşi olan kadının adını koymuş buraya. ‘Arsinoe’ demiş şimdiki Mağusa’ya. Mağusa, Lüzinyun dönemine kadar da kurucusunun adıyla anılmış.
Bizanslılar, Latinler, Yunanlılar, Nasuriler, Maronitler, Süryaniler, Lüzinyanlar, Cenevizliler, Venedikliler, Osmanlılar, Türkler, İngilizler ve daha nicelerinin gelip geçtiği Mağusa, Bu süreçlerde birçok değişik isimler de almış.
Arsinoe’den sonra “Kuma Gömülmüş” anlamını taşıyan, ‘Ammohostos’ olmuş.
Frenkler ‘Famagusta’ ya da ‘Famagosta’ derken, belki de bir önceki isminden etkilenmiş olabilirler.
1500’lü yıllarda on bir küsür farklı dil ( Latince, İtalyanca, Ermenice, Süryanice, Maronitçe, Makedonca, Arnavutça, Grek, Fildişi, Antik Mısır ve Mısır, Hİnt dilleri) konuşulmuş, değişik ırk ve medeniyetten on binden fazla insan yaşamış burada.
1571’de Osmanlı ile kent tüm gayrımüslimlerden arındırılmış, 1735 yılında büyük bir deprem yaşamış, çok kültürlü bir kent olma özelliğini tamamen yitirmiştir. Nüfusu 1900’lü yılların ortasında, üç yüze kadar inmiştir. Birçok binası harabe olmuş, halkı et tüketemeyen, sıtma ve trahom gibi hastalıklarla uğraşan fakir bir halk haline gelmiştir.
Bu yıllarda Filistin bölgesindeki Akka kenti ile beraber önemli sürgün kentlerinden biri olmuş, ‘Kumda Saklı’ kentimiz. Gerçekten de kum taşlarından yapılı bu kent hala daha da kum fırtınalarından kurtulamamış aslında…
Buraya ünlü sürgünler gelmiş. Hırsızı, katili de gelmiş, şairi de…
Namık Kemal Mağusa’da üç yılını geçirmiş. O da kentimize “Magosa” demiştir.
Her ne kadar Mağusalılar “Magosa” ismini benimsememişlerse de Türkiye’de bu isim kabul görmüş.
1878’de Osmanlı, adayı içindeki halkla birlikte, yani bizlerle beraber İngilize kiralamış. Daha doğrusu tahsis etmiş. Bunun karşılığında da İngiltere; Osmanlı Hükümetine her yıl yirmi iki bin dokuz yüz otuz altı (22936) meşe, yani doksan iki bin yedi yüz doksan dokuz (92799) sterlin, 11 penny ödemeyi Kabul etti.
Bu tarihten sonra kentte üç yüz yedi yıl sonra tekrar gayrimüslimlerin girmesi serbest olmuştur. kent tekrar ayağa kalkmış, Liman i̇ngiliz sömürge idaresi tarafından gözden geçirilip büyütülmüş. 1905 yılında kurulan demir yolları ile Mağusa ciddi oranda ithalat ve ihracat yapılan bir liman kenti olmuş, bölgenin çekim merkezi haline gelmesiyle, suriçi nüfus daha gittikçe artmıştır.
1955 yılında Ada’da yaşayan iki toplumun birbirine düşürülmesi sonucunda o yıllardan sonra Mağusa, ikinci kez gayrimüslimlere kapanmış ve suriçinde yaşayan bir çok Kıbrıslı Rum kentten dışlanmıştur. Asarlar öncesi gittikleri yere, yani maraş’a gitmişler yine. Orayı cennete çevirdikleri adına Maraş(Varoşa) dedikleri bu yeni Mağusa her yıl onbinlerce turistin çekim merkezi olurken, bizler suriçinde gelen turistlere, Old City (Eski Kent)olarak hizmet vermeye devam ettik.
Sonrasında 1974 yaşanmış, Maraş boşalmış, Mağusa Suriçi ise,kale dışındaki sokaklara nüfus kaybetmiştir. Mağusa’nın denizle sahilde bütünleştiği Maraşın boşaltılıp hayalet kente bürünmesiyle beraber kendisi tek kanatlı kuş gibi kalmıştır.
Fakat her şeye rağmen, suriçinin gizemi hep korunmuş, yüzyıllar boyunca Asarlar önce yapılan bu muhteşem yapılara, hala daha ellerinizle dokunabilmeniz mümkün.
Sokak sokak dolaşırken, sizlere rehberlik edecek bu kitabın az da olsa, dolaştığınız bu antik kentin nereden gelip, nereye gittiği hakkında ipuçları vereceği umuduyla, doğup büyüdüğüm ve yaşamakta olup olduğum bu kente karşı sorumluluğumu yerine getirmenin heyecanını paylaşmanız dileğiyle…


 Sokak-Sokak-Magusa-Ek.jpg

DİĞER HABERLER

Great Success of Enorasis’ 12th Friendship Weekend 

Great Success of Enorasis’ 12th Friendship Weekend 

Enorasis Kulübü’nün 12. Dostluk Hafta Sonu etkinliği 19–20  Kasım. 2016 tarihleri arasında Platres’deki FOREST PARK Otel’de büyük bir başarıyla gerçekleşti. Etkinlik, Orman Dairesi’ne bağlı Troodos’taki Botanik Park rehberli gezisiyle başladı ve hote...

Empati Yapabilmek

Empati Yapabilmek

Bu soğuk günlerin ardından önümüzdeki hafta Kıbrıs’ın geleceği için kritik görüşmeler ve konferans gerçekleşecek. Poltik olarak ise belki de en sıcak günlerinin öncesinde birçoğumuz kararsız ve gergin bir bekleyiş içindeyiz.

Bu bekleyişin...

RIK Kanalında Kıbrıs’ta Futbol Tartışıldı…

RIK Kanalında Kıbrıs’ta Futbol Tartışıldı…

RIK Kanalında Kıbrıs’ta Futbol Tartışıldı...
Cuma günkü RIK 1 kanalında Kıbrıs’ta futbol tartışıldı. Okan Dağlı’nın yazdığı “İki Toplumlu Futbolcular” kitabının geçen hafta Yunanca’ya çevrilmesi nedeniyle yapılan programa efsanevi futbolculcul...

TÜM HABERLER İÇİN TIKLAYINIZ >>